Çok eski uygarlıklar yıldızlar, güneş, ay ve diğer gezegenler ile ilgili nasıl bilgi edinirdi?
Antik medeniyetler uzay ve gökler hakkındaki bilgileri nasıl nereden ne şekilde öğrenirdi?
Eski medeniyetler gökle ilgili bilgileri nasıl toplamış olabilir?
İlk medeniyetler gökyüzünde gördükleri garip cisimlerin sadece ışık yayan cisimler olduğunu düşünüyorlardı. Çünkü gökyüzünü izleyebilecek hiç bir aletleri ve teknolojileri yoktu; yalnızca çıplak gözleriyle görebildikleri kadarını biliyorlardı. Zaman içinde gökyüzünde gördükleri yıldızları, Güneş’i, gezegenleri ve Ay’ı mağara duvarlarına resim olarak işlemeye başlayarak gökle ilgili ilk bilgileri toplamaya başladılar. Daha sonraları gökle ilgili topladıkları bilgileri yön bulmak ve zamanı belirlemek için kullanabileceklerinin farkına vardırlar.
Binlerce yıl önce antik Mısırlılar Sirius adındaki bir yıldızın konumuna bakarak Nil Nehri’nin taşacağı zamanı önceden bilebiliyorlardı. Ayrıca gökyüzü gözlemlerinden elde ettiği bilgiler ile takvim ve güneş saatleri de yapmışlardır.
Yunanlılar ise Sirius yıldızının konumuna bakarak yaz ayının zamanını bilebiliyorlardı.
Çinliler M.Ö. 1300′lü yıllarda gökyüzünde gördükleri cisimleri çizerek tarihteki ilk yıldız haritasını yapmışlardır. Yine aynı tarihlerde yaptıkları hesaplamalarla 1 yıllık zaman döngüsünün 365,25 gün olduğunu bulmuşlardır.
Mayalar gökle ilgili yaptıkları gözlemlerde Venüs gezegeninin evrelerini ve tutulmalarını tam olarak hesaplayabilmişlerdir.
MÖ 580-500 yıllarında Yunanlı bilgin Pisagor, Dünya’nın yuvarlak olduğunu öne süren ilk kişidir. MÖ 382-320 yılları arasında yaşamış başka bir bilgin olan Aristo ise, gökyüzü gözlemlerinden elde ettiği bilgiler ile Dünya’nın yuvarlak olduğu keşfetmiştir.
Sonraları bulunan mercekli teleskoplar sayesinde yıldızlar hakkında daha fazla bilgi toplanmaya başlamıştır. Günümüzde halen gökyüzüyle ilgili bir çok gözlemler yapılarak yeni gezegenler, yıldızlar, galaksiler keşfedilmeye çalışılmaktadır.