Merhaba sevgili öğrenci arkadaşlarım, sizden gelen yorumları okurken vatanseverlik ve şehitlik ile ilgili kompozisyon örnekleri konusunda epey talep olduğunu gördüm. Bunun üzerine bugün sizlerle kısa kısa olmak kaydıyla vatanseverlik ve şehitlik hakkında güzel ve anlamlı makaleler paylaşmak istedim. İnternetten yaptığım bir takım araştırmalar sonucunda kendimce seçtiğim bazı başarılı kompozisyon yazılarını aşağıda sunuyorum. Umarım beğenirsiniz ve işinize yarar.
Vatanseverlik ve Şehitlik Konulu Kompozisyon Kısa
Şehitlik ve vatanseverlik kavramlarını açıklayarak işe başlayalım. Vatanseverlik bir çeşit duygudur ve insanların yüreklerinde kendiliğinden var olur. Vatanı için canı pahasına savunan askerlerimizin içindeki en yoğun duygu vatanseverliktir. Bu askerlerimiz onurlu bir mücadele uğrunda yaşamını yitirebilir. O zaman şehitlik mertebesine yükselirler.
Vatanı işgal edilmekten kurtarmak, bağımsız ve hür bir yaşam adına pek çok askerimiz şehit olmuştur. Bunlar bugün bizim bu topraklarda refah içinde yaşamamız için yapılmıştır. Şükranlarımızı sunmayı unutmamalıyız.
Askerimizin yanında elbette kadınlarımız da vardır. Onlar olmasa askerlerimiz gücünü kuvvetini toplayamazdı. Onlara en büyük yardım kadınlarımızdan gelmiştir. Gerek cephe gerisinde gerekse cephe içinde en verimli şekilde çalışmışlardır. Askerlerin eskimiş kıyafetlerini dikenler, savaşa silah taşıyanlar, askerin yarasını saranlar hepsi bizim kadınımızdır. Onlar da vatanseverlik duygusuna bürünmüşlerdir.
Atalarımızın ne kadar cengaver ve vatan sevgisi ile dolu olduklarını görmeliyiz. Bunun için bizler de boynumuzun borcu olarak bu ülkeyi ileri götürmeliyiz. Gerekirse de tıpkı onlar gibi vatanımızı canımız pahasına savunmalıyız.
Vatanseverlik ve şehitlik konulu komposizyon
Vatanseverlik kişinin ruhunda yüreğinde hissettiği bir duygudur. Kimi zaman vatanı için ölmeyi bile göze alır ,savaş durumunda özellikle korkmadan yılmadan düşmana karşı savaşırken canını vermekten asla korkmaz. İşte böylelerine şehit adı verilir.
Şehitlik mertebesine ulaşan onca Türk askerimiz mevcuttur. Bu askerlerimiz sadece tek bir hedef için canını vermişlerdir. Bu da vatanı düşmandan kurtarmak, vatanını korumak içindir.
Biz bugün bu topraklarda yaşıyorsak bunun tek bir sebebi var o da şehitlerimizin gözlerini kırpmadan savaş meydanında cengaverce savaşmaları sonucu elde edilen sonuçtur.
Vatanseverlik aşkına canla başla mücadele etmekten yılmayan askerlerimizin yanında Türk kadınlarının da çabasını hiç kimse inkar edemez. Savaşa erzak, top, mermi taşımak için uğraşmış, yeri geldiğinde askerin yaralarını saran bir ilk yardım ekibi olmuştur. Kimi zaman da askerin yırtılmış, eskimiş pantolonlarını dikmiş, gömleklerine yama yapmıştır.
Bizler böyle vatanseverlik duygusunu taşıyan Türk insanın torunlarıyız. Vatanımız için yeri geldiğinde hiç bir şekilde gözümüzü kırpmadan canımızı verir şehit olmaktan elbette korkmayız.
Vatan ve şehitler ile ilgili kompozisyon nasıl yazılır?
Bu dünyada bizim için en kıymetli varlıklardan biri de vatandır. Bu nedenle biz vatanımızı çok severiz. Bu duygu tarih boyunca böyle olmuştur, bundan sonra da böyle olacaktır. Vatanımız için birbirinden güzel destanlar söylemiş, türküler yakmışızdır. Yeri geldiğinde binlerce şehit vermekten de kaçınmamışızdır.
Vatan olmazsa millet de olmaz devlet de. Bağımsız olmayan bir vatan ,orada yaşayanlar için zindan haline gelir.
Vatan sevgisi kavramı kuru bir lâftan ibaret değildir. O sevgiyi gönlümüzün derinliklerinde duyar ve hissederiz. Söz açılınca hemen coşarız, ona kötü söz söylenmesine tahammül edemeyiz. Biz vatansever bir milletiz. Düşmanlarımız bizim zor durumda kaldığımızda vatanımız için neler yaptığımızı çok iyi bilirler.
Vatanını seven kişiler gerekirse mallarını ve canlarını fedâ etmekten çekinmezler. Bizler, bu güzel vatan için canlarıyla ve kanlarıyla nice destanlar yazan bir milletin evlâdıyız.
Vatana olan sevgimizi ancak onun uğrunda yapacağımız çalışmalarla ispatlayabiliriz. Yaşı ,cinsi, görevi ne olursa olsun, herkesin bu güzel vatan için yapması gereken işler vardır.
Tarihi şan ve şerefle dolu bir milletiz. Atalarımız vatan, millet ve inançları uğrunda her türlü zorluğa göğüs germiş, gerektiğinde canlarını vermekten çekinmemişlerdir. Bizler de Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşı’ndaki şu tavsiyesine dikkat ederek sorumluluğumuzu yerine getirmeliyiz:
“Bastığın yerleri toprak diyerek geçme, tanı
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı
Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı.”
Vatanı korumak hem milli hem de dini bir görevdir. İslam dini vatan savunması için savaşmayı ibadet saymıştır. Bunun için her zaman hazırlıklı olmamızı emretmiştir. Vatan savunmasına önem veren atalarımız yeri geldiğinde bu görev için cepheye gitmeyi şerefli bir görev saymışlardır.
Vatan savunmasına katılmakla dinimizi, bayrağımızı, vatanımızı ve namusumuzu korumuş oluruz. Bunlar bizim vazgeçemeyeceğimiz değerlerdir.
İslam dini vatan savunmasından kaçmayı büyük günahlardan saymıştır. Peygamberimiz, “Vatanın savunması için nöbet bekleyenlerin gözlerini cehennem ateşinin yakmayacağını” müjdelemiştir.
Şehitlik dini bir kavramdır; Allah’ın, din ve vatan uğruna canını fedâ eden kişilere verdiği en yüksek manevi rütbedir. Dinimize göre şehitler cennetle müjdelenmişlerdir. Şehitlerin, kul hakkı dışındaki bütün günahlarının bağışlanacağını Peygamber Efendimiz haber vermiştir.
Yüce Rabbimiz, şehitleri “ölüler” diye anmamızı uygun bulmamaktadır. Bu konuda Bakara suresinin 154. âyetinde şöyle buyurmaktadır: “Allah yolunda öldürülenlere ‘ölülerdir’ demeyiniz. Zira onlar diridirler, fakat siz farkında değilsiniz.”
Şehitlik Allah katında çok değerlidir; peygamberlikten sonraki en yüksek derecedir. Onlar kutsal değerler için canlarını fedâ etmişler, deyim yerindeyse canları ile cenneti satın almışlardır. Atalarımız şehitliğin ne kadar yüksek bir mevki olduğunu bildikleri için vatan savunmasına seve seve katılmışlar, “ ölürsem şehit olurum, kalırsam gazi” inancıyla canla başla mücadele etmişlerdir. Bizler de bu vatan için gece gündüz demeden çalışmalı, elimizden gelen fedâkarlıkları esirgememeliyiz.
Şehitler ile ilgili kompozisyon
Şehitlik ne demektir? Şehitlik: Kutsal bir ülkü uğruna ölen insandır. Halk arasında
Şehitlere büyük önem verilir.
İnsanlar oğullarını belirli bir yaşta güle oynaya askere gönderirler. Askerde erkekler belirli bir zaman eğitim alırlar. Daha sonra bizim askerlerimizin eline silahlar verilir.”Haydi vatanı korumaya!” işte askerlerimiz vatanı canları uğruna korurlar. Eğer korurken vefat ederlerse şehit olmuş olurlar. Ve ertesi günlerde birçok kamera şehitlerin ailelerinin görüntülerini alırlar. Birde ailelerin üzüntülerini “Çok acıları var” laflarıyla ifade ederler ama onların acısı asla ve de asla ifade edilemez. TV lerde görüyoruz terör örgütü kalleşçe askerlerimizi şehit etti diye. Onların haber olarak ayırdıkları süre altı üstü en çok “3 dakika”. O şehitlerimiz bizim için canlarını feda ederler ama biz ise onlara yüksek komutanların, ailelerinin bulunduğu gösterişli bir tören ve sadece “3 dakika” veririz. Tabi ki bu kahramanlara sadece “ Şehit” demeyiz, bazen hatta birçok zaman “Mehmetçik” diyoruz. Dinimize göre şehitlerimiz(Mehmetçiklerimiz) mutlaka cennete giderler(zaten bunu hak ettiklerini düşünüyorum).
Şehitler sadece askerlikte olmaz birçok meslekte de olur. İlle de bir mesleğiniz olması gerekmez. Örneğin: Kurtuluş Savaşında askere cephane taşımak için her şeyiyle çabalayan Türk kadınları ve çocukları. Karlı yollarda hiç durmadan, üşüseler de hiç yılmadan canları pahasına askere bir parça yardımlarının dokunması için vatanı kurtarabilmek için ölen insanlar da mutlaka şehittir. Mehmet Akif Ersoy’un yazdığı gibi “Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda”
Bize düşen görev şu anda sahip olduğumuz devletimizi korumalı ve de tabi ki bu ülke uğruna şehit olan insanlarımızın çabalarını boşa harcamamalıyız. Olabildiğince şehit sayısının azalmasını diliyoruz.
(arkadaşlar benim adım batuhan 7. sınıfa gidiyorum.)
Vatan Sevgisi İle İlgili Kompozisyon
Vatan üzerinde dil, din, kültür birliği sağlayan bir milletin yaşamını sürdürdüğü toprak parçasına verilen isimdir. Ancak vatan için sadece toprak parçasıdır demek yetersiz kalır. Çünkü vatan adeta bir ana kucağı, bir ulusun insanını bağrına basan şefkat dolu kollardır.
Tarih boyunca vatan her zaman kutsal sayılmıştır. Vatan uğruna birçok savaşlar yapılmış, pek çok kan dökülmüş, bu uğurda birçok can feda edilmiştir. Yıllardır vatan için yazılmadık şiir kalmamış, birçok edebi eserde vatan konusu işlenmiştir. Bu toprak parçası kolay kazanılmamıştır bu nedenle de kolayca almak isteyenlere verilecek çok önemli cevaplar hatta çok sert karşılıklar vardır.
Vatan bir milletin yuvası olduğu sürece üzerinde o milletin bayrağı dalgalanır. Dalgalanan her bayrak o vatanın sahibinin kim olduğunu gösterir. Vatanlarında bağımsızca yaşayan tüm ulusların sahip olduğu bir bayrak mutlaka vardır. İstiklal Marşı’nda Mehmet Akif Ersoy
Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal.
Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk’a tapan milletimin istiklal.
dizelerinde bayrağın bir ulusun sembolü olduğunu açıkça göstermiştir. Ayrıca bu vatan için dökülen kanlar da şair tarafından unutulmamış vatanı vatan yapan unsurlardan en büyüğü şair tarafından yine bu dizelerde dile getirilmiştir.
Vatanı bugünlere getirerek bize teslim eden atalarımıza karşı bir minnet borcumuz vardır. Bu borcu ödemenin en kolay yolu ise bu vatanı korumak onların bize zorluklarla teslim ettiği bu topraklara gözümüz gibi bakmaktır.
Kurtuluş Savaşı Kompozisyon Örnekleri
Birinci Dünya Savaşı’nı kaybetmemizin ardından İtilaf Devletleri Mondros Mütarekesi’nin maddelerine dayanarak yurdun dört bir köşesini işgal etmeye başladılar. Trakya, Ege, Akdeniz ve yurdun birçok bölgesi işgal güçleri tarafından karış karış sahiplenilmeye başladı. Bu duruma bir dur demek, onlara bu yaptıklarının haksızlığını göstermek gerekiyordu.
Mustafa Kemal Atatürk yurdu işgal güçlerinden kurtarmak, bu gidişata bir dur demek amacıyla 19 Mayıs 1919′da Samsun’a çıkarak kurtuluş mücadelesinin ilk adımını atmış bulundu. Bunun ardından en ilkel şartlarda ve en kısıtlı imkanlarla bir bağımsızlık mücadelesi verilmeye başlandı. Bugün geçmişe baktığımızda tarihte bir hikaye gibi duran ya da tarih kitaplarında bir kaç tarih atılarak anlatılan olayları acaba gerçekten tam anlamıyla kavrayabiliyor muyuz? Kaçımız o günlerde yaşamış gibi olanları içinde hissedip kaç kişi kendini oradaki insanların yerini koyarak bu mücadeleyi anlayabiliyor?
Kurutuluş Savaşı sadece bir silahlı mücadele değildir. Bu savaş aynı zamanda Türk milletinin azim ve kararlılık gücünü, milli duygularının ne kadar kuvvetli olduğunu ve iman ile çarpışarak bu toprakları nasıl kazandıklarını anlatan bir destandır. Bu destan hiç de kolay yazılmamıştır. Bu uğurca nice canlar verilmiş, vatanın her karış toprağı nice şehitlerimizin kanıyla sulanmıştır. Bu nedenle geçmişe her zaman saygıyla yaklaşmalı, atalarımızın vermiş olduğu bu mücadeleyi hatırlayarak bu vatanı bizler korumaya ve yüceltmeye devam etmeliyiz.